DARP RAPORU NEDİR? NASIL ALINIR?

06.04.2025 Ceza Hukuku Yazar: Kadir Yüksel

DARP RAPORU NEDİR? NASIL ALINIR?

Darp raporu, yaralama suçunu oluşturmaya elverişli bir fiil neticesinde kişinin vücudunda ortaya çıkan iz, ezilme, morluk ve benzeri yaralanmaların durumunu belirten ve kişinin uğradığı fiziksel saldırı neticesinde bedeninde oluşan neticeleri ortaya koyan sağlık raporuna verilen isimdir.

Kişiye uygulanan fiziksel şiddet neticesinde ortaya çıkan yaralanmaları içeren ve sağlık kuruluşlarınca oluşturulan belge darp raporu olarak adlandırılmaktadır. Basit şekliyle raporun içeriğinde olay ve olaya ilişkin her türlü bilgiye detaylı şekilde yer verilmektedir. Tıp literatüründe “genel adli muayene raporu” olarak adlandırılan bu belgeye halk arasında darp raporu denilmektedir.

Darp raporunun alınabilmesi için direkt olarak sağlık kuruluşuna giderek darp raporu talebinde bulunabileceği gibi, kolluk kuvvetlerine başvurulmasıyla birlikte kolluk kuvvetlerinin darp raporu alınması için hastaneye sevk edilmesi neticesinde de darp raporu alınabilmesi mümkündür.

DARP RAPORU NEDİR?

Darp raporu, fiziksel şiddet mağduru kişinin uğradığı şiddeti ve bu şiddetin neticelerinin belgelendiği sağlık kuruluşu raporudur. Raporda temel olarak olay, olayın tarihi, olayın nerede gerçekleştiği ve bunlara ilişkin detaylı bilgiler yer almaktadır. Darp raporu çoğunlukla yaralama fiili neticesinde kişinin vücudunda meydana gelen morluk, şişlik, kızarıklık, açık yara, ekimoz, her türlü incinmeleri tespit edilerek düzenlenen bir belgedir.

Vücutta darp neticesinde meydana gelen herhangi bir izin varlığı halinde bir hastaneye ve kolluk kuvvetlerine başvurulması neticesinde darp raporu alınabilmesi mümkündür. Darp raporunda bulunan ve kişinin vücudunda tespit edilen yaralanma belirtileri, bir yaralama fiilinin işlenmiş olduğuna ilişkin şüphe oluşturmaya elverişlidir.

DARP RAPORU NEDİR

DARP RAPORU NEDİR

DARP RAPORU NERELERDEN ALINIR?

Darp raporu almak isteyen bir yaralanma mağdurunun hangi kurum veya kuruluşlara gideceğini bilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda belirtmek gerekir ki darp raporu herhangi bir hastaneden alınabilmektedir. Bu hastanenin özel hastane ya da devlet hastane olması önemli değildir.

Herhangi bir özel hastaneden ya da devlet hastanesinden darp raporu alınabilmesi mümkündür. Bununla birlikte sağlık ocağı niteliğindeki kuruluşlardan ya da aile hekimlerinden darp raporu alınması mümkün değildir. Yaralanma fiilinin tespit edildiği belgenin darp raporu niteliğini haiz olabilmesi için hastaneden alınmış olması gerekmektedir. Bu sebeple kişinin darp raporu belgesi edinebilmesi için bir devlet hastanesinden ya da özel hastaneden bu belgeyi edinmiş olması gerekmektedir.

DARP RAPORU NASIL ALINIR?

Darp raporu alınabilmesi için öncelikle kişinin vücudunda darp neticesinde oluşmuş bir iz bulunması gerekmektedir. Vücudunda darp dolayısıyla oluşmuş iz bulunan kişi isterse herhangi bir hastaneden darp raporu talep edebilir. Ayrıca kişi kolluk kuvvetlerine ya da Cumhuriyet savcılığına başvurmakla birlikte kolluk kuvvetlerinin ya da savcılığın hastaneye sevk etmesi neticesinde de darp raporu alabilmesi mümkündür.

Hastaneye başvurulmasıyla birlikte hastanede yaralanma mağduru kişi muayene edilir. Muayenede kişinin darp edilip edilmediğine dair genel adli muayene raporu düzenlenir. Sağlık çalışanlarının bu raporu düzenlemekle birlikte suçu bildirme yükümlülükleri bulunmaktadır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Sağlık mesleği mensuplarının suçu bildirmemesi” başlıklı 280. Maddesi bu yükümlülüğü ve bu yükümlülüğün ihlal edilmemesi halinde verilecek cezayı düzenlemektedir.

Mağdurun darp raporu alabilmek için kolluk kuvvetlerine ya da savcılığa başvurması da söz konusu olabilir. Bu durumda mağdur, adli nitelikli muayene edilmesi için hastaneye sevki gerçekleştirilir. Hastanede muayene edilen mağdurun vücudunda darp izi bulunup bulunmadığına dair genel adli muayene raporu düzenlenir.

DARP RAPORU ALMAK İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR NELERDİR?

Darp raporu alabilmenin öncelikli koşulu kişinin vücudunda darptan kaynaklanan bir izin bulunmasıdır. Bu izin niteliği ezilme, morluk, incinme, yara, kızarıklık, ekimoz ve benzeri haller olabilir. Bu izin bulunması darp raporu düzenlenebilmesinin bir nevi önkoşuludur. Bazı hallerde bu izler geçici veya kalıcı iz şeklinde oluşabilmektedir. Geçici bir iz olması ihtimaline karşı bu iz geçmeden raporun alınması gerekmektedir.

Darp raporu alınabilmek için belirli bir süre bulunmamaktadır. Önemli olan darp izinin geçmemiş olmasıdır. Dolayısıyla darp raporu alınmak isteniyorsa bu iz geçmeden raporun alınması gerekmektedir. Ayrıca darp raporunun geçerli bir belge olarak değerlendirilebilmesi için raporun hastaneden alınmış olması gerekmektedir. Hastanenin özel hastane ya da devlet hastanesi olmasının ise bir önemi bulunmamaktadır.

DARP RAPORU KAÇ GÜN İÇİNDE ALINMALIDIR?

Darp raporu alınabilmesi için süreye ilişkin herhangi bir hukuki düzenleme bulunmamaktadır. Dolayısıyla darp raporu alınabilmesi için belirli bir süre söylemek doğru olmayacaktır. Fakat belirtmekte fayda bulunmaktadır ki darp raporu alabilmek için kişinin vücudunda darp dolayısıyla oluşmuş bir iz bulunmalıdır. Bu sebeple darp izinin geçmesinden önce darp raporunun alınması büyük önem arz etmektedir.

DARP RAPORUNUN HUKUKİ ÖNEMİ NEDİR?

Darp raporu hukuken kesin delil niteliğini haiz olmasa da genellikle davalar açısından büyük önem taşımaktadır. Nitekim mağdur kişinin yararlandığını ortaya koyan bu yasal belgenin, çeşitli davalarda delil olarak mahkemenin değerlendirmesine sunularak kanaat oluşturmasına fayda sağlayabilmektedir. Özellikle boşanma davalarında ve ceza davalarında darp raporunun etkisi önemli olmaktadır.

  • Boşanma Davasında Darp Raporunun Etkisi

Boşanma davaları bakımından özellikle aile içi şiddet olması halinde bu şiddetin ispatı önemlidir. Bu şiddetin kanıtlanmasında darp raporu büyük rol oynamaktadır. Zira darp raporu, özelliği gereği rapora konu olayın oluş şeklini ve darp neticesinde meydana gelen yaralanmaları ve bunların niteliklerini içerir bir belgedir. Aile içi şiddet/eşe karşı şiddet gibi durumlarda alınan darp raporu boşanma davasında da bunu ispat etmeye yardımcı olacaktır.

  • Ceza Davasında Darp Raporunun Etkisi

Yaralama fiili sonucu oluşacak kasten yaralama suçu bakımından açılacak ceza davalarında dava konusu olay yaralama olmaktadır. Bu hususta davaya konu yaralama olayının ispatı, verilecek hüküm açısından önem arz etmektedir. Bu sebeple yaralanma sebebiyle ceza davası açılması halinde darp raporuyla yaralar sabit hale gelerek bu rapor dosyaya delil olarak eklenebilir. Bu rapor ceza mahkemesi hakiminde kanaat oluşturmak açısından da etkili olabilmektedir.

DARP RAPORUNDA HANGİ BİLGİLER YER ALIR?

Darp raporu yaralama fiili neticesinde meydana gelen darp izlerini ortaya koyan ve hastanelerce düzenlenen bir rapordur. Bu raporda bulunması gereken belirli bilgiler bulunmaktadır. Bu bilgilerin varlığı rapor açısından önem arz etmektedir.

Öncelikle halk arasında darp raporu olarak da bilinen bu belge hastanelerde “genel adli muayene raporu” olarak düzenlenmektedir. Bu raporu düzenlerken, varsa öncelikle gönderen makamın adının yazılması gerekmektedir. Devamında mutlaka rapor düzenlenmesi için muayene edilen kişinin kişisel bilgilerine (isim, soy isim, T.C. Kimlik No., cinsiyet ve benzeri) yer verilmelidir. Rapor içeriğinde ayrıca detaylı şekilde olay tarihine, olay yerine de yer verilmelidir. Muayene edildiği tarih ve saate de keza bu belgede yer verilmektedir. Devamında muayene edilen kişinin şikayetleri varsa kendi ifadesiyle bu rapora geçirilir. Muayene sırasında gözlemlenen yaralanmalar ve bu yaralanmaların nitelikleri (ekimoz, kızarıklık, kırık, incinme ve benzeri) de dahil her türlü detaya yer verilmesi gerekmektedir.

Raporun sonuç kısmında ise gözlemlenen yaraların basit tıbbi müdahale ile giderilir olup olmadığı, hayati tehlike içerip içermediği ve başka bir sağlık kuruluşuna sevkine gerek olup olmadığı gibi bilgilendirmeler de bulunmaktadır.

DARP RAPORU HANGİ DURUMLARDA İBRAZ EDİLİR?

Kasten yaralama fiili neticesinde meydana gelen yaralanmaların ortaya konulması adına darp raporu alınması, yaralanmanın ispatı açısından dikkat edilmesi gereken bir husustur. Bu şekilde edinilen darp raporu çeşitli hallerde ibraz edilebilir. Özellikle yaralama hallerinde ceza davası açmak isteyen kişi, savcılığa yapacağı suç duyurusunda/şikâyette bu darp raporunu delil olarak ibraz edebilmektedir. Böylece savcılık makamı darp raporu delilini de esas alarak soruşturma evresindeki olayı kovuşturma evresine geçirebilmektedir.

Aynı şekilde hukuk davalarında da, özellikle boşanma davalarında aile içi şiddet ya da eşe karşı şiddet gibi haller varsa bu hallerin ispatını sağlayabilmek için darp raporunu boşanma dosyasına delil olarak ibraz edebilmektedir.

DARP RAPORU İLE ŞİKAYET NASIL YAPILIR?

Kasten yaralama sonrasında fail hakkında şikâyette bulunmak isteyen kişinin kolluk kuvvetlerine ya da savcılığa başvurması gerekmektedir. Kolluk kuvvetlerinde başvurulması halinde burada açılan dosya savcılığa tevdi edilmektedir. Şayet kişi direkt olarak savcılığa başvurarak da şikâyette bulunabilir. Bu durumda ise bu şikâyete istinaden bir dosya açılmaktadır. Şikâyette bulunulduğu esnada şikayet dilekçesinin ekine darp raporu eklenmek suretiyle darp raporu ile şikayette bulunulmuş olunmaktadır.

DARP RAPORU GEÇERLİLİĞİNİ NE KADAR SÜRE KORUR?

Darp raporu bakımından hukuken düzenlenmiş bir geçerlilik süresi bulunmamaktadır. Bu vesileyle darp raporu bakımından bir geçerlilik süresi bulunmadığını söylemek gerekmektedir. Edinilen darp raporu, alınmasından sonra her zaman kullanılabilecek nitelikte bir belgedir.

Darp raporu bakımından bir geçerlilik süresi bulunmasa da bazı suçlar bakımından şikâyet koşulu bulunmaktadır. Şikâyet koşulu bulunan suçlar bakımından şikâyet süresinin geçirilmemesi önem arz etmektedir. Fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süre içinde şikâyette bulunulması gerekmektedir. Aksi takdirde olay bakımından şikâyet süresi geçirildikten sonra şikâyet hakkı kaybedilmiş olacaktır.

HAFİF VE AĞIR YARALANMALARDA DARP RAPORU NASIL DÜZENLENİR?

Darp raporu, kişinin yaralama fiiline maruz kaldığını gösterir bir resmî belgedir. Raporda kişinin yarasının türü, neler yapıldığı, ne tür hasarın oluştuğu gibi hususlara ve mağdurun kimliğine yer verilir. Bir başka deyişle rapor, darp fiiline maruz kalan kişinin kimlik bilgilerini ve yaralanmanın niteliğini içerir. Bu bağlamda rapor içerisinde kişinin Adı ve Soyadı, T.C. Kimlik Numarası, Cinsiyeti gibi kişiye ait bilgilerin yanı sıra yaranın durumu hakkında da bilgiler yer alır.

Hafif ve ağır yaralanma durumunda rapor içeriği fazla değişmeyecektir. Fakat yukarıda da belirttiğimiz üzere yaranın ne derecede hafif-ağır olduğuna yer verilir.

Hafif bir yaralanma ise, raporda darp izlerinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek olup olmadığı yer alırken ağır yaralanma hallerinde kişinin hayatını ne derece etkileyebileceği, yara izinin kalıcı olup olmadığı, uzuv kaybının varlığı yahut işlev kaybı olacak mı gibi sorulara ayrıntılı ve gerekçeli olarak bir cevap verilir.

Bu tarz bir rapor, olası bir ceza davasında da suçun niteliğini etkileyecektir. Örneğin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek bir yara, yaralama fiilinin TCK 86/2 hali iken yüzde sabit iz kalması, uzun kaybı, işlev kaybı gibi sonuçları olan yaralanmalarda TCK 87’den (Kasten yaralama suçunun nitelikli hali) kamu davası açılacaktır.

DARP RAPORU İLE TAZMİNAT TALEP EDİLEBİLİR Mİ?

Darp nedeniyle tazminat davası açılması hukuken mümkün bir durumdur. Darp nedeniyle tazminat davasının amacı, mağdur kişinin yaşadığı fiziksel ve manevi zararın karşılanmasıdır. Darp nedeniyle tazminat davası açabilmek için izlenmesi gereken bir süreç bulunmaktadır. Bu sürecin en başında ise bir darp raporu alınması gelmektedir. Darp raporu mağdurun yaşadığın fiziksel şiddetin belgelenmesini sağlayacaktır. Darp raporunun alınmasıyla birlikte, hazırlanacak bir dilekçe ile mahkemeye başvurularak darp nedeniyle tazminat davası açmak mümkün olacaktır.

YANLIŞ DARP RAPORU DÜZENLENMESİ DURUMUNDA NE YAPILIR?

Yanlış darp raporu düzenlenmesi halinde izlenebilecek çeşitli yollar bulunmaktadır. Öncelikle bu raporu düzenleyen kuruma başvurularak düzenlenen darp raporunun yanlış olduğuna dair itirazda bulunulabilir. Bu şekilde raporun düzeltilmesi ya da mümkünse yeniden muayene edilmesi talep edilebilecektir.

Bununla birlikte darp raporu hukuki süreçte delil olarak kullanılmakta olan bir belge niteliğindeyse yine raporun yanlış olduğuna dair itirazda bulunulabilmekte ve yeni bir rapor düzenlenmesi talep edilebilmektedir.

DARP RAPORU ALMANIN CEZA DAVALARINDAKİ ROLÜ

Kasten yaralama fiiline istinaden gündeme gelecek kasten yaralama suçu bakımından ceza davası açılması söz konusu olmaktadır. Bu davanın konusu bir yaralama fiili olduğundan ötürü dava konusu yaralama fiilinin ispatı verilecek ceza bakımından önem arz etmektedir. Bu sebeple kasten yaralama sonucu meydana gelen darp izlerinin raporlanması bu dava sürecinin gidişatına etki edebilmektedir. Yaralama sonucu meydana gelen darp izlerinin ortaya konulması açısından darp raporu alınması bu aşamada dikkat edilmesi gereken bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Darp raporu vesilesiyle davaya konu yaralanmalar sabit hale gelmekte olup bu rapor ceza davası bakımından delil niteliğini haiz olmaktadır. Dosyaya delil olarak sunulan darp raporu mahkemenin vicdani kanaat neticesinde vereceği cezanın belirlenmesi açısından da büyük etkiler yaratabilmektedir.

DARP RAPORU VE ZAMANAŞIMI SÜRESİ NEDİR?

Darp raporu hakkında düzenlenmiş bir zamanaşımı süresi söz konusu değildir. Darp raporu açısından düzenlenen bir geçerlilik süresi ya da zamanaşımı süresi bulunmamaktadır. Dolayısıyla alınan darp raporu her zaman kullanılması mümkün bir belgedir.

Darp raporu bakımından bir zamanaşımı süresi söz konusu olmasa da şikâyete bağlı suçlar bakımından şikâyet süresine dikkat edilmesi gerekmektedir. Şikâyet süresi fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 aya tekabül etmektedir. Bu süre içinde şikâyette bulunulmaması halinde olay hakkında şikâyette bulunma hakkı kaybedilecektir.

İlgili Yayınlar
İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu (TCK m. 117)

Uluslararası Hukukun en önemli ilkelerinden biri mütekabiliyet ilkesidir. Bu ilke, yabancı ülkelerde Türk Vatandaşlarına tanınan hakların, Türkiye’deki o ülke vatandaşlarına tanınmasıdır. Karşılıklılık ilkesi gereğince, yabancılar Türkiye’de gayrimenkul edinebilmekteydi.

06.04.2025 Devamını Oku